0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir insan; ister aile reisi olsun, ister bir şirkette veya kurumda yönetici. Ya da Belediye Başkanı…

Fark etmiyor.

İnsanlar pratik uygulamalarıyla hayattaki yerlerini alırlar. Etkin ve yetkin bir konumdaysanız, üzerinize konuşulur, yorum yapılır ya da değerlendirmeye tabi tutulursunuz.

Ama işin esası, her kişinin ‘iyi insan’ olmak için harcadığı çaba ve niyetidir.

Bu iyi insan olma bilinci, yaşamın her alanında kendini his ettirir. İnsan olma özellikleri ailesine, İşine, çevresine, dostluklarına, ürettiklerine yansır.

Yaşadığımız dünya üzerinde ilişkilendiğimiz çevresel koşullar, erdem, ahlak, duygudaşlık kültürü ve üretkenlikte yaratılan değerler insanı biçimlendirir.

Mersin’de yaşıyoruz ve Mersin’ine kazandırılan her hizmet bizim için bir değerdir.

Mersin; yaşadığımız bir şehir olarak, her zaman kalkınmasını, güzelleşmesini, huzur ve modernleşmesini istediğimiz bir sevdamızdır.

Bu güzel şehrimize kim katkı sunar, güzelleştirir, kalıcı ve gerçekçi hizmetler sunarsa, bizim için bir değerdir.

Kocamaz, dört dönem Tarsus’u bir dönemde Büyükşehir’i yönetti.

Tarsus’u, orada yaşayanlara sormak lazım. Notunu Tarsus’ta yaşayanlar vermeli. Yerlerinden edilen iş dünyası, gecekonduların içine hapsedilmiş yoksul mahalle sakinleri, istediği hizmeti alamadığını iddia eden vatandaşlar konuşmalı ya da değerlendirerek notlarını vermelidir.

Kocamaz Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinde;  Tarsuslular, “Alın bizden size hediye olsun” diyerek, sanki beddua okurcasına bıyık altından da gülüyorlardı.

Bu ara her nedense Kocamaz, Başkan Seçer’e “sataşarak” gündem oluşturmaya çalışıyor.

Kocamaz, Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer’e laf yetiştirerek, aslında kendini “Temize” çıkarabileceğini sanıyor!

Ama nafile!

Bu şehir artık Kocamaz’ı da tanıyor, başkan Vahap Seçer’i de

Kıyaslamak bile Vahap Seçer için “hakaret” olur…

Kocamaz Tarsus’ta emekli olmuş biri, partilerin yarışından kaynaklı “Toto misali” ortaya çıkan bir belediye başkanlığı, katılımcılığı değil kendi “doğru”larıyla yol almaya çalışan bir vasat belediye başkanı. Tarsus’u geçtik, Büyükşehir’de yaptıklarıyla bile esamesi okunmayan biri. Esnafları mağdur ettiği, yandaşlarına belediyeyi peşkeş çektiği, belediyeyi borçlandırdığı, savurganlık yaptığı, iş disiplinini sağlayamadığı, “bankamatikçi” ideolojik vasıfsız kadrolarla belediyeyi doldurduğu iddiaları hep konuşuldu. “Muhafazakârlık” adına sosyal yaşama getirdiği kısıtlama iddiaları, modası geçmiş turnuvalara aktarılan bütçeler… Yine mühendislik hatası alt geçitler, betonlaştırılan Kültür parkı, malzemelerinin akıbeti belli olmayan Deniz Parkın yıkılması, aksatılan içme suyu, kanalizasyon, arıtma problemleri gibi hizmetlerin yapılmadığı iddialar da, gündemden düşmedi.

Başkan Seçer ise; 40 yıllık ticari deneyimi, yarattığı istihdam, ülkeye kazandırdığı katma-değer, iki dönem milletvekilliği, etkin meclis komisyonlarında elde ettiği deneyim, seçimlerde kendi öz kaynaklarıyla yaptığı masraflar ortada. 

Başkan Seçer’ in; Çağdaş, demokrat, dirayetli ve ilkeli duruşuyla kamuoyunda yarattığı güven var…

1,5 yılda Kocamaz’ın bıraktığı iddia edilen 3 milyarlık yüksek faizli borcunun 1 milyarını ödeyen bir belediye başkanı var.

Tüm ilçelerde alt yapıya önem veren ve çalışmaları takip eden ve performansı yeksek bir Başkan Seçer var. Şişirilmiş kadroları ayıklamaya, hizmet üretenleri destekleyip liyakatiyle onurlandırmaya çalışan, yoksul mahallelerin sorunlarını yerinde gören ve iyileştirmeye çalışan bir halka yakın Vahap Seçer var…

Gerçekten kıyaslamak bile Haksızlık olur

Başkan Seçer, Önceki dönemin eksikliklerini anlatmaya kalksa, her gün bir demeç vermek durumunda kalabilir. Ama görüldüğü kadarıyla çok zorlanmadıkça, gündeme bile getirmemeye özen gösteriyor. Buna rağmen, Kocamaz ses çıkarıyorsa gereği de yapılmalıdır. Geçmiş dönemin bütün eksiklikleri kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

Herkes kendini bir yoklamalı. Ne oldum değil, ne olacağım söylemini hep aklında tutmalı. Kendi eksikliklerini kapatmak için, Kocamaz’ın yaptığı gibi “saçmalayarak” kendini aklamaya kalkışmamalı.

Türkiye zorlu bir dönemden geçiyor. Birlik ve beraberliğin daha da ileri boyutlara taşınması için, demokratik kural ve anlayışlara sahip çıkmak birinci önceliğimiz olmalıdır.

Kocamaz, sadece Başkan Seçer’ in 13 ilçede yerinde incelemeler yaparak açıkladığı hizmetleri takip etse, sarf ettiği sözlerden dolayı mahcubiyet yaşayabilir.

Kocamaz’ın, bütün STK’larla nasıl iyi iletişim kurarak ve hizmetleri ortaklaşarak yürüttüğü için, Başkan Seçer’e “Mersin Sevdası” hatırına da olsa, destek vermesi gerekmez mi? Kocamaz’ın Seçer’e dil uzatması, kıskançlık krizine girmesi, azalmış olan kredisinin, kendisine daha da puan kaybettireceği düşünülmüyor mu?

Önceki dönem MESKİ üst düzey yetkilisinden edindiğim bilgiye göre, MESKİ her ne kadar da su faturaları yüzünden büyük eleştiriler alsa da, bu dönem yapacağı hizmetlerle, büyük bir beğeni kazanacağını söylüyor.

Kocamaz, MESKİ’nin tamamladığı ve devam eden, projelendirilen alt ve üst yapı çalışmalarının neler olduğunu, nasıl bir plan ve program dâhilinde çalışıldığını mevcut kadrolardan, ya da iletişim içinde olduğu eski kadrolarından rahatlıkla elde edebilir. Kendisine doğru aktarıldığında, Başkan Seçer’e laf yetiştirmesinin, kendisini ne kadar “küçülteceğini” belki o zaman anlayabilir!

Erdemli olmak, sesini yükseltmek, itibar görmek, inandırıcı olmak; yaratılan değerlerle elde edilir. Kalın Sağlıcakla (Mersin Times)