ŞABAN HELVACI
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1. maddesine göre, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetler Katma Değer Vergisine tabi bulunmaktadır.
Hizmetin tanımı ise anılan Kanun’un 4/1. maddesinde yapılmış olup buna göre hizmet; teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemlerdir.
Bu işlemler; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebilir. Öte yandan aynı kanunun 5. maddesinde, vergiye tabi hizmetten işletme sahibinin, işletme personelinin veya diğer şahısların karşılıksız yararlandırılmasının hizmet sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Vergiyi doğuran olay ise kanunun 10. maddesinde belirlenmiş olup buna göre mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malın teslimi veya hizmetin yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmektedir. Kısım kısım mal teslimi ve hizmet yapılması mutat olan veya bu hususta mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması ile vergiyi doğuran olay gerçekleşmektedir.
Türk Ticaret Kanunu’na göre, ticarethane, fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer bir müesseseyi ilgilendiren bütün muamele fiil ve işler, ticari işlerdendir. Dolayısıyla ortaklarına borç para kullandıran şirketler yönünden söz konusu nakit kullandırma işlemi ticari bir iş, diğer bir deyimle ticari anlamda bir finans hizmetidir. Zira ortaklar şirketten aldıkları ödünç paralarla finansman gereksinimlerini karşılamakta, böylece banka, banker, aracı kurumlar ve benzeri mali kurumlardan kredi temin etmek suretiyle katlanacağı bir finansman yükünden kurtulmaktadırlar.
Şirket ise işletmede atıl bulunan bir parayı ortağına borç vermek suretiyle, bu parayı çeşitli şekillerde değerlendirmek suretiyle elde edebileceği bir gelirden mahrum kalmaktadır. Bu şekilde, ortaklar işletmeye ait parayı herhangi bir karşılık ödemeden kullanırken, şirketlerce ortaklara bir menfaat sağlanmaktadır. Bu durumda sermaye şirketlerinin ortaklarına borç para kullandırmaları işlemi, ticari anlamda bir finans hizmeti olup, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1. maddesine göre KDV’ye tabi bulunmaktadır.
KDV Kanununun 20/1. maddesine göre, teslim ve hizmet işlemlerinde matrah bu işlemlerin karşılığını oluşturan bedeldir. Bedel deyimi, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade eder. Dolayısıyla şirketlerin ortaklarına borç para kullandırması işleminde KDV matrahı, bu işlemin karşılığı olarak şirket lehine tahakkuk ettirilen faiz tutarı olacaktır. (Mersin Times)
ASAYİŞ
10 Aralık 2024ASAYİŞ
10 Aralık 2024ÇEVRE
10 Aralık 2024GENEL
10 Aralık 2024ASAYİŞ
10 Aralık 2024ASAYİŞ
10 Aralık 2024ASAYİŞ
10 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.