DEM Parti Mersin Eş Başkanı Reşat Aşan: Mersin Barış ve Demokrasi İstiyor!

DEM Parti Mersin İl Örgütü, 7-20 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Barış ve Demokrasi Buluşmaları’nın” düzenlediği basın buluşması ile kamuoyu ile paylaştı. HDP Eş Genel Başkanı Sultan Özcan, “Mersin’de bir demokrasi geleneği var” diyerek gözlemlerini aktarırken, DEM Parti İl Eş Başkanı Reşat Aşan, STK’lar, odalar, sendikalar ve muhtarlarla yapılan 15 toplantı sonucunda, Mersin’in çok kimlikli yapısıyla barışın ve demokratik geleceğin en güçlü taşıyıcı kentlerinden biri olduğunu vurguladı. Aşan, "Mersin barış istiyor. Mersin demokrasi istiyor. Mersin eşitlik istiyor" diyerek hukuki ve siyasi adımların ertelenmeden atılması çağrısında bulundu.

DEM Parti İl Örgütü, 7–20 Kasım tarihleri arasında Mersin’de Sivil Toplum Kuruluşları, Demokratik Kitle Örgütleri, Odalar, Yöre Dernekleri ve çeşitli oluşumların temsilcileriyle gerçekleştirdikleri “Barış ve Demokrasi Buluşmaları” kapsamında ortaya çıkan değerlendirme ve sonuçları kamuoyu ile paylaşmak üzere Mersin’deki gazeteciler ile bir araya geldi.

Mersinli gazetecilerle yapılan kahvaltılı buluşma Hacıbaba et lokantasının kahvaltı salonunda gerçekleşti. Toplantıya HDP Eş Genel Başkanı Sultan Özcan, DEM Parti Mersin milletvekili Perihan Koca, DEM Parti Mersin il eş başkanları Reşat Aşan ve Bedriye Kuş, DEM Parti Büyükşehir Meclis Üyesi Ayşe Aydoğan ve partiler hazır bulundu.

Heyet; 127 kurum temsilcisi ve 57 muhtarla görüştü

Türkiye’de bir ilke imza atan DEM Parti Mersin İl Örgütü olarak 7–20 Kasım tarihleri arasında Mersin genelinde demokratik kitle örgütleri, meslek odaları, esnaf odaları sendikalar, inanç kurumları, iş insanları, yöre dernekleri ve çeşitli sivil oluşumlarla toplam 127 kurum temsilcisi başta olmak üzere toplamda yüzlerce sivil toplam üyesi ve Toroslar ilçesindeki 57 muhtarı ile bir araya geldikleri bilgisi verildi. Yapılan görüşme ve toplantıların sonuçları, öneri ve gözlem şeklinde bir rapor haline getirildiği kaydedildi.

DEM Parti Mersin İl Eş Başkanı Reşat Aşan, söz konusu toplantıya ilişkin “Mersin Barış ve Demokrasi İstiyor!” balığı ile hazırlanan sonuç metinin okudu. Reşat Aşan, “Bu buluşmalar yalnızca bir ziyaret değil aynı zamanda genel olarak buluşmaları gerçekleştirdiğimiz kurumların üyelerinin farklı görüş, kimlik ve inançlardan insanların aynı masa etrafında düşüncelerini özgürce ifade ettiği ve ortak demokratik değerlerde buluşmayı esas alan toplantılar oldu” ifadelerini kullandı.

“Mersin barış talebini sahiplendi”

Reşat Aşan, “Gerçekleştirdikleri buluşmaların Mersin’in, çok kültürlü, çok dilli ve çok inançlı toplumsal yapısıyla Türkiye’de barışın ve demokratik bir geleceğin en güçlü taşıyıcı kentlerinden birisi olduğunu gösterdi. Kentin tüm bileşenleriyle yaptığımız görüşmelerde ortak bir irade ortaya çıkmıştır: Mersin halkları barışı, demokrasiyi ve eşit yurttaşlığı kararlılıkla talep etmektedir. Görüştüğümüz kurumlar, meslek örgütleri, inanç temsilcileri, yöre dernekleri ve sivil toplum yapıları Türkiye’de son bir yıldır gelişen barış ve demokratik toplum sürecinin destekle gerektiğini açıkça ifade etmiştir. Bu destek yalnızca bir temenni değil yaşanan acıların, göçlerin, ayrımcı uygulamaların ve uzun yıllara yayılan çatışmalı atmosferin yarattığı ağır toplumsal bedellerin sonucunda oluşmuş güçlü bir toplumsal taleptir. Toplumun tüm kesimleri ortak bir noktada buluşmaktadır.  Kalıcı, güvenilir ve toplumsal temelli bir barış için hukuki ve siyasi adımlar daha fazla ertelenmeden atılmalıdır. Bu buluşmaların hiçbir kimlik, inanç ve görüş ayrımı gözetmeksizin yürütülmesi barış sürecinin yalnızca Kürtlerin meselesi olmadığını aksine tüm toplumun geleceğini ilgilendiren ortak bir ihtiyaç olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Bu nedenle görüşmelerimiz barış talebinin toplumsallaşması, yaygınlaşması ve güçlü bir toplumsal sahiplenmeye dönüşmesi açısından son derece değerli bulunmuştur” şeklindeki ifadelerle değerlendirmelerde bulundu.

“Barış siyasi partilerin inisiyatifine bırakılamayacak kadar hayati meseledir”

Mersin’in barış ve demokrasi sürecinin toplumsal zeminini oluşturan en önemli kentlerden biri olduğuna dikkat çeken Aşan, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Buluşmalarımızda açıkça ortaya çıkan temel gerçek şudur; barış yalnızca siyasi partilerin inisiyatifine bırakılamayacak kadar hayati bir toplumsal meseledir. Mersin’de görüştüğümüz tüm kurumlar halkın örgütlü iradesinin barış sürecinin hem taşıyıcısı hem de ilerletici olması gerektiğini vurgulamıştır. Çünkü bu ülkenin ortak geleceğini belirleyecek olan yıllardır bedel ödeyen halkların ortak kararlılığıdır. Toplumsal sahiplenme olmadan hiçbir barış adımı kalıcı, güvenceli ve sürdürülebilir bir zemine oturamaz. Toplantılarımız göstermiştir ki barış yalnızca silahların susmasıyla sınırlı değildir. Barış eşit hakların tanınması, halkların kimliğiyle özgürce yaşayabildiği demokratik bir düzenin kurulması ve hukuk devleti ilkelerinin güvence altına alınması demektir. Toplumun tüm kesimleri adaletin, eşit yurttaşlığın ve özgürlüklerin hayatın her alanında hissedildiği bir yapının inşa edilmeden gerçek barışın mümkün olmayacağını ifade etmiştir. Kurum temsilcileri barışın hem öznesi hem de güvencesi olduğunu belirtmekte ve sürecin güvenli ve kalıcı olmasını sağlamak için hazır olduklarını belirtmişlerdir. Bu nedenle Mersin’de yürüttüğümüz buluşmalar yalnızca birer görüşme değil halkların barışa sahip çıkma kararlığının örgütlendiği, meşruiyet kazandığı ve güçlendiği toplumsal zeminlerdir”

“Barış bu ülkenin 86 milyon insanının yararınadır”

DEM Parti Mersin İl örgütü olarak, barış için çalışmalarına aralıksız devam edeceklerini kaydeden Reşat Aşan, Toplum kesimleri barışın güven verici bir hukuki çerçeveye kavuşturulması gerektiğini ifade etmektedir. Parlamentoda oluşturulan komisyonun daha kapsayıcı ve işlevsel çalışması gerektiği yönünde geniş bir beklenti vardır. Ayrıca mevcut yasaların uygulanması ve geçiş dönemi düzenlemelerinin hayata geçirilmesi konusunda somut adımlar atılması önerilmiştir. DEM Parti Mersin İl Örgütü olarak sözümüz net: barışın toplumsallaşması, demokratikleşmenin derinleşmesi ve tüm halkların eşit yurttaşlık hakkının güvence altına alınması için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz. Barış bu ülkenin 86 milyon insanının yararınadır ve geleceğini birlikte kurmanın tek yoludur. Mersin’de gerçekleştirdiğimiz buluşmaların ışığında bir kez daha ifade ediyoruz. Mersin barış istiyor. Mersin demokrasi istiyor. Mersin eşitlik istiyor. Bu sürecin en büyük güvencesi halkın kararlılığı ve toplumun örgütlü iradesidir. Katılım sağlayan Demokratik Kitle Örgütleri, Meslek Odaları, Esnaf Odalarına, Sendikalara, İnanç Kurumlarına, İş İnsanları Yöre Dernekleri ve çeşitli sivil oluşumlara teşekkür ediyor ve barışın Türkiye’de kalıcı ve onurlu biçimde hayata geçmesi için mücadelemizi büyüteceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” dedi. (Mersin Times)

Benzer Videolar