KANSERİ YENDİ, ŞİMDİ LÖSEMİLİ ÇOCUKLARIN MUTLULUK SEBEBİ OLDU - Mersin Times

  • Mersin Times
  • KANSERİ YENDİ, ŞİMDİ LÖSEMİLİ ÇOCUKLARIN MUTLULUK SEBEBİ OLDU

KANSERİ YENDİ, ŞİMDİ LÖSEMİLİ ÇOCUKLARIN MUTLULUK SEBEBİ OLDU

ABONE OL
1 Ocak 2021 00:00
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Mersin’de uzun yıllardır fotoğraf sanatıyla uğraşan Sevdap İnal, örnek bir davranışa imza attı. Geçen yıl Şubat ayında meme kanseri olduğunu öğrenen ve tedavinin ardından sağlığına kavuşan İnal, pandeminin de verdiği eve kapanmayla lösemili çocuklarla ilgili güzel bir proje hazırladı. 'Sevgi bulaşıcıdır' sloganıyla yola çıkan ve anlattığı birçok arkadaşından destek alan İnal, hastanede yatan ve tedavi gören kanserli çocuklar için el emeğiyle 15 tane bebek yaptı. Aynı zamanda Yenişehir yaşam gönüllüsü olan İnal, diğer vatandaşlardan da gelen diğer ürünleri de çocuklara götürerek, bir gün de olsa mutlu olmalarını sağladı. Bundan sonra da projeye devam edeceğini söyleyen İnal, herkesi iyilik yapmaya davet etti.

 

 

"Onların gözündeki ışıltı bütün yorgunluğa değdi"

Yaptığı çalışmayla konuşan Sevdap İnal, 8 yıldır Mersin’de yaşadığını ve fotoğraf sanatıyla uğraştığını söyledi. 3. kez ödüllü fotoğraf sergisi açtığını belirten İnal, “Bu pandemiden dolayı eve kapandık. Bu dönemde amigurumi (örgü tığı ile sık iğne tekniği kullanılarak yapılan oyuncak sanatı) ile tanıştım. Geçen yıl Şubat ayında meme kanseri olduğum ortaya çıktı. Tedaviler filan derken, üstüne pandemi de olunca iyince eve kapandım. Bu süreçte aklımda gelişen bir projeyle neden kanserli hastaları mutlu etmeyelim dedim. Bundan sonra uzun uğraşlar sonucunda birşeyler ortaya çıktı. Aynı zamanda Yenişehir yaşam gönüllüsüyüm. Diğer arkadaşlarımla paylaşınca onlarda diğer insanlara anlatınca herkes bir şey yapmak istedi. Bunun adına da ‘iyilik bulaşıcıdır’ dedik. Kimi yelek yaptı, kimi bere yaptı, kimisi oyuncak yaptı. Ben de 15 tane bebek yaptım. Daha sonra Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Bölümünde yatan çocukları ziyaret ederek, bunları hediye ettik. Onların gözündeki ışıltı bütün yorgunluğa değdi. Onun için diyorum iyilik bulaşıcıdır diyorum” dedi.

 

 

"O anı yaşamak lazım"

Kanser hastalığını kendisinin de yaşadığını vurgulayan İnal, “Bu sürecin ne kadar zor olduğunu bizzat kendim gördüm. Hele ki ışın tedavisi olduğu dönem çok zorlu. Saçlarınız dökülüyor, renginiz atıyor, yorgun, bitkin oluyorsunuz. Bir yetişkin olarak bunu yaşadım. Sonra düşündüm, bir çocuk bu durumda ne yapıyor diye. Bu yüzden de buna karar verdim. Hastalıktan veya tedaviden dolayı o çocuk yorgun, bitkin düşecek ama ona hediye edilecek bir oyuncakla onu mutlu edecek ve o mutluluktan ne halsizliği kalacak ne yorgunluğu kalacak. Çünkü çocuk bir anda bazı şeyleri unutabilir. Tabi bebeklerin de onları mutlu edeceğini öğrenince hastaneyle iletişime geçtim. Buna göre de çocuklara bebek hazırladım. Onları götürüp dağıttım. O anı yaşamak lazım. Ağlayanlar gülmeye başladılar, kimisi sarıldı. Onların o halini görmek beni fazlasıyla mutlu etti” şeklinde konuştu.

 

“Minicik bir ateş gerekiyor”

Bu projeye devam edeceklerini dile getiren İnal, “Şu anda pandemiden dolayı biraz ara verdik ama devam edecek. Bir süre sonra değişi hasta çocuklara yönelik çalışmalarımız sürecek. Hastaneyle sürekli irtibat halindeyim. Yani yine üreteceğim yine hediye edeceğim yine mutlu olacağım, onları mutlu edeceğim. Bunun ardından tekrar bu iyiliği anlatacağım ve birçok insanlara bu bulaşacak, onlar da güzel bir şeyler yapacak. Minicik bir ateş gerekiyor. Siz iyilik ateşini yaktığınız zaman arkanızdan gelen çok insan var. Çünkü yüreği çok güzel insanlar var Herkesi kendince bir şeyler getiriyor” ifadelerini kullandı.

 

“Çocukların mutluluğunu düşündüğüm zaman bütün yorgunluğum gidiyor”

İyiliğin bulaşıcı olduğunun altını çizen İnal, “Sanat iyileştiricidir. Herkesin iyilik yaparak mutlu olmasını ve mutlu etmesini istiyorum. Şunu fark ettim. Çok yorucu bir iş. Belki 15 gününüzü veriyorsunuz. Hiç kalkmadan bir günde bir oyuncak çıkartıyorsunuz. Çok yorucu bir şey. İlk tığı elime aldığımda 2 kere acillik oldum. Çünkü meme ameliyatı olduğumu unuttum. Ancak hep şunu dedim kendime. ‘Ben bu çocuklara oyuncak yapacağım, onun için hastanelik olmamam gerek’ dedim. Ne olursa olsun işlemeye devam ettim. Şuna inanıyorum ki akşam yattığım zaman çocukların mutluluğunu düşündüğüm zaman bütün yorgunluğum gidiyor. Ya da onlara bunun götüreceğimin heyecanıyla mutlu oluyorum ya bütün yorgunluğum gidiyor. Onun için iyilik bulaşıcıdır, sanat birleştiricidir. Herkesin iyilikle ve sanatla ilgilenmesini istiyorum” diye konuştu. (Mersin Times)

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.